4 Ocak 2012 Çarşamba

AŞIRI ANTRENMAN (Sürantrene Durum)

Günümüzde özellikle profesyonel anlamda yapılan sporu eski çağlarda gösteri amacı ile yapılan gladyatör savaşlarına benzetmek yanlış olmaz.
            Sporcular gladyatörlerin, stadyumlar arenaların yerini almış rakibini yenme savaşı aynı şiddetle devam etmektedir. Arenalarda daha fazla vahşet görmek isteyen seyirciler günümüzde yüksek tempoda daha skorer maçlar görmek istemektedir.
            Sporun bu düzeyde acımasızlaştığı ortamda sahada yer alan sporcular daha kuvvetli, daha hızlı olmak zorundadır. Sporcu ne kadar teknik kapasiteli olursa olsun ayakta kalmak için güçlü olmak zorundadır. Bu nedenle güçlü fizik için yoğun antrenman yapılmaktadır. Yoğun antrenman sonucu bazen performans artacağına performans azalması olmaktadır.
            Gereğinden fazla antrenman yapıp (veya yaptırılıp) antrenmanın olumlu etkilerini yitirilmesi antrenmanın yıkıcı olmaya başlamasına sürantrene durum denmektedir. Kişini antrenman seviyesine göre yüksek yoğunlukta çalışma yapması veya antrenman birimleri arasında yeterli dinlenmeyi imkânsız kılacak ölçüde çalışmanın miktarının arttırılması durumuna aşırı antrenman durumu denmektedir.
            Sürantrene sporcuda önce performans tıkanıklığı sonra performans düşüklüğü meydana gelir. Aşırı antrenman yapmış sürantrene sporcuda tipik gösterge yükselen dinlenme nabzıdır. Yani sporcunun dinlenme periyodunda bile nabzı yüksektir. Sporcu antrenmanlara devam etmesine rağmen performansında artma beklenirken sporcuda performans düşüklüğü görülür. Sporcuda bıkkınlık, isteksizlik, halsizlik, sinirlilik, kas ve eklem ağrıları ve uyuklama hali görülür. Laboratuar bulgusu olarak sadece kreatin kinaz artışı görülür.
            Sürantrene durumun nasıl geliştiği hala tam aydınlanmış değildir. Antrenman şiddetindeki ani artışlar, antrenman periyotlarının iyi hazırlanmaması, monoton, sıkıcı, aynı tür antrenmanların tekrarlanması sürantrene duruma neden olduğu sanılmaktadır.
            Sürantrene durumun tedavisinde antrenmanı kesmek, antrenman çapının ve yoğunluğunu azaltmak, antrenman yükünde ani artışlardan kaçınarak antrenman dozunu haftada %5 arttırmak akla gelen ilk tedbirlerdir. Antrenman kesildikten sonraki ilk günler dinlenmeye yönelik olmalı 30-45 dakikalık düşük yoğunlukta “sakinleştirmeye” yönelik çalışmalar yapılmalıdır. Kas sistemini dinlendirecek yüzme, masaj, germe gibi etkinliklerle desteklenmelidir. Ancak vücut normale döndükten (7-10 gün sonra) tekrar mukavemet antrenmanlarına tedricen başlanabilir.
            Hedeflenen eşik üstü kas gerilmelerinin morfolojik ve fonksiyonel uyumu performans artışını sağlar bunun için sistematik olarak belirli bir düzen ve artış içerisinde antrenmanlar tekrarlanmalı ve kesinlikle antrenman programları sağlık ekibi ile birlikte yapılmalıdır.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder